Toronto Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, sürekli mutlu olmaya çalışmak irade gücünü zayıflatıyor ve insanları daha az mutlu hale getiriyor.
Haber Giriş Tarihi: 28.02.2025 09:13
Haber Güncellenme Tarihi: 28.02.2025 09:15
Kaynak:
Bursada Bugün
Science Blog haberine göre, Toronto Üniversitesi Scarborough kampüsünde yürütülen ve Applied Psychology: Health and Well-Being dergisinde yayımlanan araştırma, mutluluk arayışının neden bazen ters etki yarattığını ortaya koydu.
Buna göre, bilinçli olarak mutlu olmaya çalışmak zihinsel olarak yorucu bir süreç ve bu durum irade gücünü tüketerek kişinin kendini kontrol etme yetisini zayıflatıyor. Bu da bireylerin daha kolay şekilde cazip ama uzun vadede zarar verici seçimler yapmasına yol açıyor.
Araştırmanın ortak yazarlarından, Toronto Üniversitesi Scarborough ve Rotman Yönetim Fakültesi'nde pazarlama profesörü olan Sam Maglio, "Mutluluk arayışı bir kartopu etkisi yaratıyor. İnsanlar kendilerini daha mutlu hissetmek için çaba harcadıkça, bu çaba onların gerçekten mutlu olmalarını sağlayacak davranışları sürdürmelerini zorlaştırıyor" dedi.
Maglio, sürekli mutlu olmaya çalışmanın, uzun bir iş gününün ardından eve gelip evi temizlemek yerine sosyal medyada vakit geçirmeye daha yatkın olmaya benzediğini belirtti.
Araştırmanın diğer yazarı, Sidney Üniversitesi İşletme Fakültesi'nden Aekyoung Kim ile birlikte yürüttükleri 2018 tarihli bir başka çalışmada da benzer sonuçlara ulaşıldı.
O araştırmada, mutluluğa ulaşmaya çalışan kişilerin zamanlarının kısıtlı olduğu hissine kapıldığı ve bunun da onları daha stresli ve mutsuz hale getirdiği tespit edilmişti.
Mutluluk biriktirilebilecek bir şey değil
Araştırmacılar, mutluluğu bilinçli olarak artırmaya çalışan yüzlerce kişiyle anket yaptı ve bu kişilerin günlük hayatlarında irade gücünü daha az kullandıklarını belirledi. Maglio ve Kim, mutluluk arayışının ve kendini kontrol etmenin aynı sınırlı zihinsel kaynağı tükettiğini düşünüyor.
Deneylerden birinde, katılımcılara "mutluluk" kelimesinin geçtiği reklamlar gösterildi. Daha sonra büyük bir çikolata kasesinin önüne oturtulup diledikleri kadar yiyebilecekleri söylendi.
Araştırmacılar, irade gücü yüksek olan kişilerin daha az çikolata tüketeceğini varsayarak, mutluluk kelimesiyle karşılaşan katılımcıların daha fazla çikolata tükettiğini tespit etti.
Son deneyde ise katılımcılar iki gruba ayrıldı. Bir grup, kendilerini daha mutlu edecek nesneleri seçerken, diğer grup sadece kişisel tercihlerine göre seçim yaptı.
Ardından her iki grup da irade gücünü ölçen bir zihinsel görevi tamamlamaya çalıştı. Mutluluğa odaklanan grup, diğer gruba kıyasla daha hızlı pes etti ve bu durum, mutluluk arayışının zihinsel kaynakları tükettiğini doğruladı.
Mutluluğun tamamen ulaşılamaz bir hedef olmadığını vurgulayan Maglio, mutluluğu elde edilmesi ve biriktirilmesi gereken bir şey gibi görmenin yorucu olabileceğini belirterek, "Sürekli mutlu olmaya çalışmak yerine, sahip olduklarınızı kabullenip onların size mutluluk getirdiğini fark etmeye çalışın" dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
Bursa 5n1k
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Mutlu olmaya çalışmayın! Mutsuz olursunuz
Toronto Üniversitesi'nde yapılan bir araştırmaya göre, sürekli mutlu olmaya çalışmak irade gücünü zayıflatıyor ve insanları daha az mutlu hale getiriyor.
Science Blog haberine göre, Toronto Üniversitesi Scarborough kampüsünde yürütülen ve Applied Psychology: Health and Well-Being dergisinde yayımlanan araştırma, mutluluk arayışının neden bazen ters etki yarattığını ortaya koydu.
Buna göre, bilinçli olarak mutlu olmaya çalışmak zihinsel olarak yorucu bir süreç ve bu durum irade gücünü tüketerek kişinin kendini kontrol etme yetisini zayıflatıyor. Bu da bireylerin daha kolay şekilde cazip ama uzun vadede zarar verici seçimler yapmasına yol açıyor.
Araştırmanın ortak yazarlarından, Toronto Üniversitesi Scarborough ve Rotman Yönetim Fakültesi'nde pazarlama profesörü olan Sam Maglio, "Mutluluk arayışı bir kartopu etkisi yaratıyor. İnsanlar kendilerini daha mutlu hissetmek için çaba harcadıkça, bu çaba onların gerçekten mutlu olmalarını sağlayacak davranışları sürdürmelerini zorlaştırıyor" dedi.
Maglio, sürekli mutlu olmaya çalışmanın, uzun bir iş gününün ardından eve gelip evi temizlemek yerine sosyal medyada vakit geçirmeye daha yatkın olmaya benzediğini belirtti.
Araştırmanın diğer yazarı, Sidney Üniversitesi İşletme Fakültesi'nden Aekyoung Kim ile birlikte yürüttükleri 2018 tarihli bir başka çalışmada da benzer sonuçlara ulaşıldı.
O araştırmada, mutluluğa ulaşmaya çalışan kişilerin zamanlarının kısıtlı olduğu hissine kapıldığı ve bunun da onları daha stresli ve mutsuz hale getirdiği tespit edilmişti.
Mutluluk biriktirilebilecek bir şey değil
Araştırmacılar, mutluluğu bilinçli olarak artırmaya çalışan yüzlerce kişiyle anket yaptı ve bu kişilerin günlük hayatlarında irade gücünü daha az kullandıklarını belirledi. Maglio ve Kim, mutluluk arayışının ve kendini kontrol etmenin aynı sınırlı zihinsel kaynağı tükettiğini düşünüyor.
Deneylerden birinde, katılımcılara "mutluluk" kelimesinin geçtiği reklamlar gösterildi. Daha sonra büyük bir çikolata kasesinin önüne oturtulup diledikleri kadar yiyebilecekleri söylendi.
Araştırmacılar, irade gücü yüksek olan kişilerin daha az çikolata tüketeceğini varsayarak, mutluluk kelimesiyle karşılaşan katılımcıların daha fazla çikolata tükettiğini tespit etti.
Son deneyde ise katılımcılar iki gruba ayrıldı. Bir grup, kendilerini daha mutlu edecek nesneleri seçerken, diğer grup sadece kişisel tercihlerine göre seçim yaptı.
Ardından her iki grup da irade gücünü ölçen bir zihinsel görevi tamamlamaya çalıştı. Mutluluğa odaklanan grup, diğer gruba kıyasla daha hızlı pes etti ve bu durum, mutluluk arayışının zihinsel kaynakları tükettiğini doğruladı.
Mutluluğun tamamen ulaşılamaz bir hedef olmadığını vurgulayan Maglio, mutluluğu elde edilmesi ve biriktirilmesi gereken bir şey gibi görmenin yorucu olabileceğini belirterek, "Sürekli mutlu olmaya çalışmak yerine, sahip olduklarınızı kabullenip onların size mutluluk getirdiğini fark etmeye çalışın" dedi.
Kaynak: T24
Bursa'da günlerdir aranan adamdan acı haber!
ABD'den Suriye açıklaması: Yeni kabinenin olumlu bir adım olmasını umuyoruz
İsrail Başbakanı Netanyahu, "Katargate" soruşturması kapsamında ifade verdi
İran, akaryakıt taşıyan 2 tankere el koydu
Malatya'da Uyuşturucu Operasyonu: 803 Gram Madde ve 94 Hap Ele Geçirildi
Jose Mourinho ile Okan Buruk 3. kez rakip olacak
Volkan Konak'ın vefatı sonrasında paylaşımlar yapılmıştı! Ailesi harekete geçti
Dicle Nehri'nde kaybolan şahıstan acı haber
İki aile arasında bıçaklı kavga: Ölü ve yaralı var
Aracın çarptığı kadın feci şekilde can verdi
Demokratlar Bursa'da bayramlaştı: "Asla müsaade etmeyeceğiz"
Trump: Husilere son 2 haftadaki saldırılarla ağır hasar verdik
Polonya ile ABD arasında 2 milyar dolarlık anlaşma imzalanacak
Mersin'de Trafik Tartışması Yumruklu Kavgaya Dönüştü
Bayram namazına gelmeyenleri suya attılar