SON DAKİKA
Hava Durumu

FATİH ÖZKUL İLE ‘HAYAT’A MERCEK…!

Aksini düşünen var mıdır bilmem; Oldukça zordur ve çokça çaba ister sağlığın zirvesinde lider bir yönetici olabilmek… Aynı zamanda iş yaşamında meşakkatli bir yol haritasında yürüyebilmeyi ve de üstün bir gayretle, neredeyse 7 / 24 çalışabilmeyi gerektirir ki; böylesine özveri gerektiren bir meslekte var olabilmek herkesin harcı değildir…!

Haber Giriş Tarihi: 01.03.2022 10:46
Haber Güncellenme Tarihi: 01.03.2022 10:46
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursa5n1k.com
FATİH ÖZKUL İLE ‘HAYAT’A MERCEK…!

Aksini düşünen var mıdır bilmem;

Oldukça zordur ve çokça çaba ister sağlığın zirvesinde lider bir yönetici olabilmek…

Aynı zamanda iş yaşamında meşakkatli bir yol haritasında yürüyebilmeyi ve de üstün bir gayretle, neredeyse 7 / 24 çalışabilmeyi gerektirir ki; böylesine özveri gerektiren bir meslekte var olabilmek herkesin harcı değildir…!

Ancak ve ancak  iyi bir tıp uzmanı, iyi bir finansçı ,iyi bir iletişimci ve iyi bir işletmeci iseniz eğer; sağlıkta zirveyi yakalar, iddialı bir tıp insanı olarak bilinir ve de hepsinden önemlisi hastalarınıza şifa olur, ‘Hayat’ verirsiniz …! Bursa’nın ilk özel hastanesi unvanına sahip Özel Hayat Hastanesi de tam 44 yıldır sağlıkta kaliteden ödün vermeden ve de her geçen yıl daha da büyüyerek hizmet yolculuğuna devam ediyor. Tıpta duayen isim Dr. Ahmet Özkul tarafından poliklinik olarak kurulan Özel Hayat Hastanesi Sağlık Grubu; mevcut konjonktürde, Ankara Yolu üzerinde en gelişmiş teknoloji, modern imkanlar ve uzman personelle 2. Kuşak yönetici, Başkan Vekili Radyoloji Uzmanı Dr. Fatih Özkul yönetiminde yoğun hasta kabulü ile dikkat çekiyor.

Özel Hayat Hastanesi’ni,  Babası Ahmet Özkul’un yolundan giderek mükemmeliyetçi bir anlayışla yöneten Fatih Özkul alanında çok iyi bir hekim, çok iyi bir işletmeci, sağlık ekonomisi üzerine uzmanlaşmış çok da iyi bir finansçı… O da babası gibi iletişimde çok başarılı….Ahmet Özkul’un Bursa’ya sağlıkta verdiği güveni aynen devam ettiren ve yeni nesil yönetici olarak da tıpta dünyadaki gelişmeleri yakinen takip edip, kuruluşunda da uygulayabilmeyi başaran Uzman Dr. Fatih Özkul ile 5N1 KONUK’ta, sağlığın gündemi başta pandemi olmak üzere enine boyuna konuştuk. Sağlıkta başarının sırlarını tüm içtenliği ile anlatan Fatih Özkul ile sohbetimizden bu röportajımıza yansıyan çok mühim bilgiler var.

İşte detaylar …!

ÜLKECE KRİZİ İYİ YÖNETTİK!

Pınar Yeniyiğit; Dünyanın değişmeyen gündemi pandemiyle söze başlarsan Sn. Özkul pandemide şimdi de Omicron varyantı hızla yayılmaya devam ediyor… Bu varyant ile pandemi ile savaşta hangi aşamadayız?

FATİH ÖZKUL; Türkiye’de ilk vaka 10 Mart tarihinde görülmüştü. Ülkemizde ilk vaka tarihinin Avrupa’dan sonra görülmesi de önemliydi. Sağlık Bakanlığı’mızın bu süreci çok iyi yönettiğini gördük. Sağlık sistemine yönelik bazı eleştiriler gelse de, kriz, yönetilebilecek en iyi şekilde yönetildi. Hem hükümet, hem sağlık çalışanları nezdinde ülkece bu süreci aslında iyi yönetebilmiş olduk. Kendi aşımızı da ürettik ki, bu alanda iki elin parmakları kadar olan ülkenin başarabildiğini başarmak çok önemlidir. Tüm sağlık çalışanlarımızı da bu süreçteki emekleri için tebrik etmek istiyorum. Yeri gelmişken bu mesleği severek yaptığınız zaman, manevi karşılığı çok yüksek olan bir alanda var olabildiğinizi belirtmek istiyorum.

BAŞARIYI GÜVENLE SAĞLADIK…!

Hayat Hastanesi kuruluşunun 44. Yılını kutluyor. Mükemmeliyetçi hizmet beklentisinin en üst noktada olduğu sağlıkta başarının sırrı nedir?    

Kuşkusuz ki en mühim unsur alanında uzman nitelikli bir hekim kadrosu ile güven inşa edebilmek. Sonrasında özveri ve hasta iletişimde samimiyet içtenlik çok önemli.  Özel Hayat Hastanesi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Özkul’un şimdiye kadar gerçekleştirmiş olduğu ikili ilişkiler ve bizleri tercih edenler ile kurduğu gönül bağı bizlere ışık oldu. Hastane olarak çalışan kadromuz çok özverili. Fiyat politikası olarak da kuruluşumuzdan bugüne, ‘Esnaf Hastanesi’ anlayışı ile çalışıyoruz. En kaliteli ve en doğru hizmeti, insanların ulaşabileceği rakamlarda sunmaya çalıştık.

KEŞKE DEMEYİN …!

Omicron varyantı ile birlikte vaka sayıları da bir hayli artarak 100 binli rakamlar seviyesine geldi. Maskeleri de toplumun büyük bir kısmı çıkarıp attı. Hal böyleyken hangi uyarılarda bulunmak istersiniz okurlarımıza?

Omicron varyantının öldürücülüğü açısında değerlendirdiğimizde, şimdiye kadarki varyantlara kıyasla daha düşük olduğunu görebiliyoruz. 110 bin vaka varken ölüm sayısı ise 240 civarında gerçekleşiyor. Burada asıl koruyucu etki aşıdan kaynaklanıyor. Aşısız vatandaşlarda hastalık seyrinin kötü gittiğini görüyoruz. Son zamanlarda yerli ve milli aşımız Turkovac da kullanıma girdi. Yoğun bakımda yatan hastaların yakınlarının, ‘Keşke aşı yaptırsaydı’ dediklerini gördük. Omicron’un daha hafif geçmesinin en önemli nedeni aşılardır. İstatistikler ve rakamlar bunu söylüyor. İlk başta aşıyı üretemesek de hızlı bir şekilde aşı temin etmeyi başardık. Öncelikle sağlık çalışanlarına aşılar yapılınca, ölüm oranlarının ciddi şekilde azaldığını gördük.

DÜNYANIN KABUL EDECEĞİ BİR AŞI OLACAK!

Bazı vatandaşlar Biontech’in bazıları ise Sinovac’ın daha etkili olduğu görüşünü savunurken, TURKOVAC’a karşı da ön yargı var… Bir bilim insanı olarak siz neler söylemek istersiniz?

Şimdiye kadar hem Alman hem de Çin orijinli aşılarla süreci yönettik. Yapılan testlerin ışığındaki bilimsel çalışmalar Turkovac’ın virüse karşı etkisinin çok iyi olduğunu gösteriyor. Net verileri ise Turkovac yaygınlaştıktan sonra görebileceğiz. Ben şahsen bundan sonraki hatırlatma dozlarına Turkovac ile devam etmeyi düşünüyorum. Erciyes Üniversitesi’ndeki ekibi de ayrıca tebrik etmek istiyorum. Umarız TURKOVAC dünyanın kabul edeceği bir aşı olacak. 3. dünya ülkelerinde aşılar yapılmadığı sürece salgının önüne geçilemeyebilir. Cumhurbaşkanımız ‘Aşıları paylaşacağız’ mesajını vermişti. Avrupa’nın da vahşi kapitalist anlayıştan sıyrılıp, bizim gittiğimiz yoldan gitmesini umuyoruz.

BURSA AŞIYA UYUMDA İLK ONDA!

Hastanelerdeki doluluk oranları konusunda tespitinizi aktarabilir misiniz ve bu oranlara bakıldığında bazılarının talep ettiği gibi kısıtlamalara gidilmesi gerekli mi?

Bursa Omicron’da piki yaşadı. Vaka eğrisi biraz daha aşağı yönlü hareket etmeye başladı. Kamu ve özeldeki doluluk oranlarına bakıldığında kapanma ya da kısıtlama zorunluluğu görmüyoruz. Şu an itibariyle sağlık sistemi zorlanmıyor. Bazı Avrupa ülkeleri ‘Mart ayından sonra tüm kısıtlamaların kalkacağı’ görüşünü bildirdi. Hastanemizde son dönemde yapılan test sayısı arttı. Fakat testlerin bir kısmını vatandaşların yurt dışı çıkış işlemleri dolayısıyla yapıyoruz. Test sayımız günde 500 adeti buluyor. Bursa sosyo-kültürel seviyesi yüksek bir şehir. Bursa’nın bu durumunda ötürü aşıya tepkisi de yüksek oldu. Vaka sayısında pik yaşanmışken, hastanede tedaviye olan ihtiyacın az olmasının başlıca sebebi de yine bu durum. Yine istatistiki veriler göre aşıya uyum olarak Bursa ilk 10’dadır.

TOPLUMDA BULAŞ ZİNCİRİ KIRILDI!

Maalesef aşı karşıtı, tereddüt içinde olan, kafası karışık bir grup var. Aşıda belli bir sayıya ulaşamadığınız zaman toplumda bulaş zincirini kıramazsınız. Şu anda aşı olmayan yüzde 10’luk pay artık toplum sağlığını değil, bireyleri ilgilendiriyor. Vatandaş maskelerden veya alınan önlemlerden yoruldu, sıkıldı. Bu durumun farkındayız. Ancak ne yazık ki maskeleri bir müddet daha takmaya devam edeceğiz.

BURSA MARKASI OLARAK DIŞARI AÇILACAĞIZ’

Bursa sağlık turizminde önemli değerlere sahip ancak, hak ettiği yerde değil. Sağlık turizm açısından nasıl bir yol haritası izlenmeli peki?

Termal turizmi maalesef Afyon’a kaptırdık. Sağlık turizminden de Bursa olarak çok düşük paylar alıyoruz. Bursa’nın Yenişehir Havaalanı var, aynı zamanda Sabiha Gökçen de bize 1 saatlik mesafede. Hastanemizde İngilizce, Arapça, Rusça, Bulgarca bilen personel istihdam ederek bu alanda yatırım yaptık. Hastanın geldiği zaman derdini rahat bir şekilde anlatabilmesi için sistemi dizayn ettik. Ülke olarak Balkanlar, Suudi Arabistan, Katarla derin ilişkilerimiz var. Ben Ticaret Odası’nda da Sağlık Komite Başkanlığı görevini yürütüyorum. Orada Ticaret Odası’nın yüzde 75’e kadar teşvik sağlayan bir kümelenme yapısı var. Bu yapılanma faaliyete geçmek üzere. Burada kendi kurumumuz adına değil, ‘Bursa markası’ olarak çalışmalar üreteceğiz. Bir hastamız yurt dışından geldi. Kosova’da 5 bin Euro’ya yapılan bir operasyonu Bursa’da bin Euro’ya yaptırdı. Türkiye sağlık turizminde sağlık ordusu, cihaz alt yapısıyla bilgi birikimiyle Avrupa’yla yarışabilecek konumda. İngiltere ve Almanya’da cerrahi işlemlere ulaşım daha zor.

‘OBEZİTE’ VE ‘ENDOKRİN’ CERRAHİSİNDE ÇOK ÖNDEYİZ!

Hastane olarak ‘Obezite’ ve ‘Endokrin’ Cerrahisinde çok öndeyiz. Çok özellikli işleri aynı merkezde yapabilir hale geldik. Diş, estetik, kadın doğum, kanser cerrahisine de sağlık büyük ihtiyaç var. Ortopedik ameliyatlarda da çok başarılıyız. Önceden protez cerrahisinde hasta 3-4 gün yatarken, diz protezi yaptığımız hastayı 1 veya 2 gün çerisinde evine gönderir hale geldik.

ZİNCİRİN HER HALKASI DOĞRU İŞİ YAPMALI!

Bursa’nın ilk özel hastanesi unvanına sahip Hayat Hastanesi kuruluşunun 44 yılını kutluyor ve deyim yerindeyse Bursa’ya ‘Hayat’  veriyor. Siz de ikinci kuşaksınız. Hayat Hastanesi’nin kuruluşundan bugüne anlatır mısınız?

 Babam  Ahmet Özkul, Bursa'ya geldiğinde hiç kimsesi ve hiçbir şeyi olmayan biri olduğunu anlatır.. Sosyal aktivitelerle, çalışmaların içinde bulunarak oluşturduğu bir çevre vardı. Sektör hizmet sektörü. Burada en önemli olgu çevre, güvene dayalı imaj, saygınlıkla oluşan bir çevre. Hayat hastanesi böyle ‘HAYAT’ buldu. Aile yapısı dışarısında çalışma yaşamımızda kendisinden ‘Ahmet Bey’ diye bahsederiz. Kendisi irtibatları ve kurumsal yapıyı oluşturmuş ve en önemlisi güven unsurunu yaşama geçirmiştir. Betül Hanım da Genel Müdürümüz ve aynı zamanda kendisi ablam. Aile şirketi yapısı içerisinde son derece uyumlu bir şekilde çalışıyoruz. İkinci nesil olarak bize Ahmet Bey’den bize büyük bir zemin kaldı ancak bir de büyük bir sorumluluk devroldu tabii ki. Herkesin hastanemize geldiği, ücretin her zaman 2’nci veya 3’üncü planda olduğu bir kurum olarak yol haritamızda çalışmalarımıza devam ediyoruz.  Ana unsurumuz kendi yakınımıza ne yapılsın istiyorsak, tüm hastalarımıza aynısını yapmaya çalışıyoruz. Hedefimiz her ay bir arkadaşımızın eğitim alması yönünde. Kurum olarak zincirin her halkasının doğru iş yapıyor olması lazım. Yüzde 95-98 oranında memnuniyet oranımız var. En önemli artımız ise tabi ki güven, insanlar buraya derin bir güven duygusuyla geliyor.

14 MART’TA TIP BAYRAMI KONSERİ!

Şubat ayında hem yeni binaya gelişimizin 4’üncü yılını kuruluşumuzun ise 44’üncü yılımızı kutluyoruz. Sağlık çalışanlarımızdan oluşan bir koromuz var. Tayyare Kültür Merkezi’nde 14 Mart’ta Tıp Bayramı dolayısıyla da  bir konser düzenleyeceğiz.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.