179 yıllık gizem! Hayatta kalmak için kaptanı yemişler
179 yıllık gizem! Hayatta kalmak için kaptanı yemişler
1845 yılında Sir John Franklin'in Kuzeybatı Geçidi'ni keşfetmek amacıyla başlattığı sefer, 179 yıldır çözülemeyen sırlarla gizemini koruyor. "Franklin'in Kayıp Seferi" olarak bilinen bu macera, iki geminin acımasız buzların arasında kaybolmasıyla son buldu. Ancak bu kayboluş, basit bir trajedi değildi; insan çaresizliğinin en uç noktalarını açığa çıkaran bir felaketti.
Haber Giriş Tarihi: 04.10.2024 12:00
Haber Güncellenme Tarihi: 04.10.2024 12:01
Kaynak:
Bursada Bugün
Sir John Franklin'in Kuzeybatı Geçidi seferi, tarih boyunca merak uyandıran ve esrarengiz bir hikaye sunan bir olaydır. 1846 yılında Arktika'da, Terror ve Erebus adlı gemilerin donması sonucu yaşanan trajedi, insan dayanıklılığının sınırlarını zorlayan bir mücadele öyküsüne dönüşmüştür.
FRANKLİN'İN DENİZCİLERİ NE YAŞADI?
1846 yılında, HMS Terror ve HMS Erebus gemileri, Arktik Okyanusu'ndaki Kral William Adası açıklarında buzlar arasında sıkıştı. Kaptan James Fitzjames, gemilerin durumunu bir raporla kayıt altına aldı ve bu notlar daha sonra bir kayalıkta bulundu. "Sir John Franklin 1847'de öldü," diye yazıyordu Fitzjames. Ancak bu sadece başlangıçtı; 105 denizci, umutsuz bir kaçış planı yaparak gemilerini terk etti. Hiçbiri geri dönemedi.
DNA İLE AÇILAN ESRAR: FITZJAMES'IN ACI KADERİ
Sputnik haberine göre; Yıllar süren araştırmalar ve arkeolojik kazılar, mürettebatın trajik sonunu birer birer ortaya koyuyor. Kral William Adası'nda bulunan kemiklerden biri, kaptan James Fitzjames'e ait olduğu kesinleşen ikinci kalıntı olarak tarihe geçti. Fitzjames'in dişlerinden alınan DNA, torunlarının DNA'sıyla eşleşti. Ancak bu keşif, daha karanlık bir gerçeği açığa çıkardı.
YAMYAMLIK İDDİALARI DOĞRU MU?
Fitzjames'in çene kemiğinde bulunan kesik izleri, yürek burkan bir olayı gözler önüne seriyor: Mürettebat, çaresizce hayatta kalmaya çalışırken kaptanın cesedini yemek zorunda kalmış olabilir. O dönemde yapılan raporlar ve arkeolojik bulgular, mürettebatın ölümcül açlık nedeniyle yamyamlığa başvurduğunu doğrular nitelikte. Kanadalı arkeolog Douglas Stenton, bu çaresizliğin "rütbe ya da statünün anlamını yitirdiği" bir döneme işaret ettiğini belirtiyor.
İNUİT YERLİLERİNİN ANILARI: HASTALIKLI ADAMLAR YARDIM DİLENDİ
İnuit yerlilerinin ifadelerine göre, üniformalı ve hasta bir grup adam, adada yiyecek ve malzeme dilenmişti. Coğrafyaya yabancı olan mürettebat, zamanla birer birer hayatını kaybetti. Yıllar sonra yapılan kazılarda, kemiklerin çoğunda "kasaplık" izlerine rastlandı. Bu bulgular, Franklin denizcilerinin, yaşam mücadelesinde insan doğasının en karanlık yönlerine başvurmak zorunda kaldığını gösteriyor.
GERÇEK HİKAYE, EFSANEDEN DAHA KORKUTUCU
179 yıl sonra hala bir sır perdesiyle kaplı olan Franklin'in Kayıp Seferi, sadece keşif tarihinin bir parçası değil, aynı zamanda insan doğasının sınırlarını zorlayan bir trajediyi temsil ediyor. Son yıllarda bu hikaye, mini dizilere ve korku hikayelerine ilham kaynağı oldu. Ancak Waterloo Üniversitesi'nden antropolog Robert Park'ın da belirttiği gibi, gerçek hikaye en az kurgular kadar ilginç--ve hala öğrenecek çok şey var.
Fitzjames'in kemikleri bir höyüğe defnedildi ve hayatlarını kaybettikleri yerde bir anıt plaketi yerleştirildi. Ancak bu hikaye henüz tamamlanmış değil. Stenton ve ekibi, diğer denizcilerin torunlarını da kimlik tespiti için araştırmalara katılmaya davet ediyor. Franklin'in mürettebatına dair anlatılacak daha çok şey olabilir...
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
179 yıllık gizem! Hayatta kalmak için kaptanı yemişler
1845 yılında Sir John Franklin'in Kuzeybatı Geçidi'ni keşfetmek amacıyla başlattığı sefer, 179 yıldır çözülemeyen sırlarla gizemini koruyor. "Franklin'in Kayıp Seferi" olarak bilinen bu macera, iki geminin acımasız buzların arasında kaybolmasıyla son buldu. Ancak bu kayboluş, basit bir trajedi değildi; insan çaresizliğinin en uç noktalarını açığa çıkaran bir felaketti.
Sir John Franklin'in Kuzeybatı Geçidi seferi, tarih boyunca merak uyandıran ve esrarengiz bir hikaye sunan bir olaydır. 1846 yılında Arktika'da, Terror ve Erebus adlı gemilerin donması sonucu yaşanan trajedi, insan dayanıklılığının sınırlarını zorlayan bir mücadele öyküsüne dönüşmüştür.
FRANKLİN'İN DENİZCİLERİ NE YAŞADI?
1846 yılında, HMS Terror ve HMS Erebus gemileri, Arktik Okyanusu'ndaki Kral William Adası açıklarında buzlar arasında sıkıştı. Kaptan James Fitzjames, gemilerin durumunu bir raporla kayıt altına aldı ve bu notlar daha sonra bir kayalıkta bulundu. "Sir John Franklin 1847'de öldü," diye yazıyordu Fitzjames. Ancak bu sadece başlangıçtı; 105 denizci, umutsuz bir kaçış planı yaparak gemilerini terk etti. Hiçbiri geri dönemedi.
DNA İLE AÇILAN ESRAR: FITZJAMES'IN ACI KADERİ
Sputnik haberine göre; Yıllar süren araştırmalar ve arkeolojik kazılar, mürettebatın trajik sonunu birer birer ortaya koyuyor. Kral William Adası'nda bulunan kemiklerden biri, kaptan James Fitzjames'e ait olduğu kesinleşen ikinci kalıntı olarak tarihe geçti. Fitzjames'in dişlerinden alınan DNA, torunlarının DNA'sıyla eşleşti. Ancak bu keşif, daha karanlık bir gerçeği açığa çıkardı.
YAMYAMLIK İDDİALARI DOĞRU MU?
Fitzjames'in çene kemiğinde bulunan kesik izleri, yürek burkan bir olayı gözler önüne seriyor: Mürettebat, çaresizce hayatta kalmaya çalışırken kaptanın cesedini yemek zorunda kalmış olabilir. O dönemde yapılan raporlar ve arkeolojik bulgular, mürettebatın ölümcül açlık nedeniyle yamyamlığa başvurduğunu doğrular nitelikte. Kanadalı arkeolog Douglas Stenton, bu çaresizliğin "rütbe ya da statünün anlamını yitirdiği" bir döneme işaret ettiğini belirtiyor.
İNUİT YERLİLERİNİN ANILARI: HASTALIKLI ADAMLAR YARDIM DİLENDİ
İnuit yerlilerinin ifadelerine göre, üniformalı ve hasta bir grup adam, adada yiyecek ve malzeme dilenmişti. Coğrafyaya yabancı olan mürettebat, zamanla birer birer hayatını kaybetti. Yıllar sonra yapılan kazılarda, kemiklerin çoğunda "kasaplık" izlerine rastlandı. Bu bulgular, Franklin denizcilerinin, yaşam mücadelesinde insan doğasının en karanlık yönlerine başvurmak zorunda kaldığını gösteriyor.
GERÇEK HİKAYE, EFSANEDEN DAHA KORKUTUCU
179 yıl sonra hala bir sır perdesiyle kaplı olan Franklin'in Kayıp Seferi, sadece keşif tarihinin bir parçası değil, aynı zamanda insan doğasının sınırlarını zorlayan bir trajediyi temsil ediyor. Son yıllarda bu hikaye, mini dizilere ve korku hikayelerine ilham kaynağı oldu. Ancak Waterloo Üniversitesi'nden antropolog Robert Park'ın da belirttiği gibi, gerçek hikaye en az kurgular kadar ilginç--ve hala öğrenecek çok şey var.
Fitzjames'in kemikleri bir höyüğe defnedildi ve hayatlarını kaybettikleri yerde bir anıt plaketi yerleştirildi. Ancak bu hikaye henüz tamamlanmış değil. Stenton ve ekibi, diğer denizcilerin torunlarını da kimlik tespiti için araştırmalara katılmaya davet ediyor. Franklin'in mürettebatına dair anlatılacak daha çok şey olabilir...
Kaynak: Bursada Bugün
Cumhurbaşkanı Erdoğan Bursa'ya geliyor! Program detayları belli oldu
Bursa'da tatlıcıda sadece kutu için 83 TL ödedi!
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Özgürlükçü bir anayasaya kavuşmamız şart
Ömer Erdoğan: Çok daha iyi bir Sivasspor izletmek istiyoruz
Husiler, Tel Aviv'i balistik füzeyle vurdu
Tehlike çanları Sapanca Gölü için çalıyor: Su seviyesi kritik noktada
Yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda otomobil refüje çıktı: 1 yaralı
Salih Uçan, Alanyaspor maçı öncesinde onurlandırıldı
Kentsel dönüşümde kira yardımı artıyor
Özlem Gürses için ev hapsi kararı verildi!
Kenan Yıldız: En iyi futbolcu olmak istiyorum
Suriye Esad rejiminden kurtuldu: Her gece binlerce kişi kutlamalarda buluşuyor
Hava trafiğine "kümülonimbus" engeli
Bingöl'de uyuşturucu operasyonu: 1 tutuklama
Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan açıklamalar